Sağlıklı bir varoluş için ihtiyaç duyduğumuz temiz beslenme, kimyasallardan ve toksik maddelerden uzak bir yaşam oluşturmaya çalışan bir kuşak var artık. Gündelik yaşamımızda bedenimizi ne kadar korumaya çalışsak da ne yazık ki kaçamadığımız gerçekler var.
Yüzyıl önce, Amerika’da her 80 kişiden sadece 1’inin kanser teşhisi aldığı tahmin ediliyordu. Bugün ise Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, yaşayan her iki erkekten biri ve her üç kadından biri kanser teşhisi ile karşı karşıya kalacak. Bu dramatik artış, kanserle mücadelede alternatif yaklaşımların daha fazla dikkate alınmasını gerekli kılıyor.
Bugün anlaşılmaz bir hızla artan yeni nesil hastalıkların azalmak yerine giderek çoğalması, uygulanan tedavi protokollerinin süreklilik gerektirmesi ve ne yazık ki çoğu zaman sadece semptomatik olması Bağışıklık konusunun ciddi anlamda önemli olduğunu göstermektedir.
Çocuk sağlığı ile ilgili temel; zannedildiği gibi bebek doğduktan sonra değil bebek daha anne karnındayken atılır.
Annenin geçirdiği gebelik süreci, gebelikte yapılan testler, aşılar, verilen takviyeler, doğum şekli, doğum anında ve sonrasında anneye yapılan tıbbi müdahaleler ve son olarak dünyaya gelen bebeğe uygulanan bir çok prosedür bebeğin ileri yaşamındaki sağlık statüsünü doğrudan etkilemektedir.
Günümüzde ne yazık ki kelimenin tam anlamı ile Sezaryen Doğum “Epidemisi” yaşamaktayız. Sezaryen Doğumun hem bebek hem anne üzerindeki etkileri ne yazık ki ciddi anlamda görmezlikten gelinerek üstü örtülmektedir.
Çok özel ürünler, indirimler ve etkinliklerle ilgili olarak bizden bilgi almak için üye olun.
Web sitesi trafiğini analiz etmek ve web sitesi deneyiminizi optimize etmek amacıyla çerezler kullanıyoruz. Çerez kullanımımızı kabul ettiğinizde, verileriniz tüm diğer kullanıcı verileriyle birlikte derlenir.